DOLANDIRICILIK SUÇU VE AVUKATI- 0(542) 414 98 43

DOLANDIRICILIK SUÇU VE DOLANDIRICILIK AVUKATI

DOLANDIRICILIK SUÇU VE DOLANDIRICILIK AVUKATI

Dolandırıcılık suçu ve dolandırıcılık avukatı ile ilgili bilgilendirmeye başlamadan önce kanun maddesini incelemekte fayda vardır. Dolandırıcılık Suçu TCK Madde 157-158’de açıklanmıştır. İlgili kanun maddeleri:

 

Dolandırıcılık

Madde 157- (1) Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir.

 

Nitelikli dolandırıcılık

Madde 158- (1) Dolandırıcılık suçunun;

  1. a) Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
  2. b) Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
  3. c) Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
  4. d) Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
  5. e) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
  6. f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
  7. g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
  8. h) Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
  9. i) Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
  10. j) Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
  11. k) Sigorta bedelini almak maksadıyla,
  12. l) (Ek: 24/11/2016-6763/14 md.) Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle,

İşlenmesi halinde, üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. (Ek cümle: 29/6/2005 – 5377/19 md.; Değişik: 3/4/2013-6456/40 md.) Ancak, (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hâllerde hapis cezasının alt sınırı dört yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.[70]

(2) Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.

(3) (Ek fıkra: 24/11/2016-6763/14 md.) Bu madde ile 157 nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.

 

DOLANDIRICILIK SUÇU NEDİR?

Dolandırıcılık suçu, en temel haliyle, bir kişinin hileli davranışlarla başka birini aldatarak, mağdurun veya bir başkasının zararına olacak şekilde kendine veya üçüncü bir kişiye haksız bir menfaat sağlamasıdır. Bu suçun iki ana formu bulunur: basit dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılık.

Basit dolandırıcılık, failin aldatıcı eylemlerle mağduru yanıltıp menfaat elde ettiği temel durumu kapsar. Burada, aldatma eylemi genellikle daha az karmaşık veya özel bir araç gerektirmeyen niteliktedir. Önemli olan, failin hilesinin mağduru yanıltmaya elverişli olması ve bu yolla bir çıkar sağlanmasıdır.

Öte yandan, nitelikli dolandırıcılık suçun işleniş biçiminde veya kullanılan araçlarda belirli özellikler taşıdığı durumlarda ortaya çıkar. Kanun koyucu, bu özel durumları suçun toplumsal tehlikesini ve mağdur üzerindeki etkisini artırdığı için daha ağır cezalarla ele almıştır. Nitelikli haller; dini inanç ve duyguların istismar edilmesi, bilişim sistemlerinin veya banka/kredi kartlarının araç olarak kullanılması, kamu kurum ve kuruluşları aleyhine işlenmesi gibi durumlarda söz konusu olur. Yani fail, aldatma eylemini daha sofistike yöntemlerle veya belirli kurum/kişilerin güvenini kötüye kullanarak gerçekleştirir.

Dolandırıcılık suçunun tam olarak oluşabilmesi için failin haksız bir çıkar sağlamış olması şarttır. Ancak suç, her zaman tamamlanmış olmayabilir. Suçun teşebbüs aşamasında kaldığı durumlar da vardır. Bu, failin haksız çıkar elde etmeye yönelik icra hareketlerine başlamasına rağmen, elinde olmayan nedenlerle suçu tamamlayamaması anlamına gelir. Örneğin, bir bilişim sistemi aracılığıyla dolandırıcılık yapmaya çalışan bir kişinin, teknik bir aksaklık nedeniyle işlemi tamamlayamaması teşebbüs olarak değerlendirilebilir.

Dolayısıyla, dolandırıcılık suçunda hem aldatma eyleminin niteliği hem de haksız menfaatin elde edilip edilmediği, suçun basit mi yoksa nitelikli mi olduğunu ve hangi aşamada kaldığını belirlemede kilit rol oynar.

 

DOLANDIRICILIK SUÇUNUN UNSURLARI

Dolandırıcılık, en yalın ifadeyle, hileli davranışlarla bir başkasını aldatarak, mağdurun veya üçüncü bir kişinin zararına olacak şekilde kendine veya bir başkasına haksız bir menfaat sağlama eylemidir. Türk Ceza Kanunu (TCK), bu suçu işleniş biçimine göre iki ana kategoriye ayırır: basit dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılık.

 

Basit Dolandırıcılık Suçunun Unsurları (TCK m.157)

Basit dolandırıcılık suçu, TCK’nın 157. maddesinde düzenlenmiştir. Kanun maddesi, bu suçu “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir” şeklinde tanımlar.

Bu suçta failin hileli davranışları esastır. Bu hileler, mağdurun doğruyu denetleme ve inceleme olanağını ortadan kaldıracak kadar ustaca ve yoğun olmalıdır. Ancak, basit dolandırıcılıkta fail, bu hileleri yaparken karmaşık araçlar veya özel yetenekler yerine, genellikle daha sıradan ve doğrudan yöntemleri kullanır. Örneğin, bilişim sistemlerini, dini duyguları istismar eden ifadeleri, banka veya kredi kurumlarını araç olarak kullanmaz ya da kendini polis, savcı gibi kamu görevlisi olarak tanıtmaz. Zira bu tür özel durumlar, suçun nitelikli dolandırıcılık kapsamına girmesine neden olur.

Yargıtay uygulamasına göre basit dolandırıcılık suçu oluşturan bazı fiil örnekleri:

  • Evli olduğunu gizleyerek mağduru aldatıp ondan ziynet eşyası almak.
  • “Hesabıma yanlış para yattı, iade edilebilmesi için para yatırmanız gerekiyor” diyerek mağdurdan para talep edip geri ödememek.
  • “Kız kardeşimi çağırmaya gidiyorum” bahanesiyle başkasının cep telefonunu alıp ortadan kaybolmak.
  • Getirteceğini vaat ettiği ürünleri (örn. cep telefonu) getirmeyip mağdurun parasını iade etmeyerek onu oyalamak.
  • Değersiz bir eşyayı (örn. imitasyon takı) altın veya değerli olduğunu iddia ederek mağdura satmak.
  • Köye öğretmen geleceği yalanıyla kitap satıyormuş gibi peşinat toplamak.
  • Araçları satın alıp vekaletle üçüncü kişilere satıp iş yerini kapatarak ortadan kaybolmak.
  • Avukat olduğu ve evleneceği yalanıyla borç para almak.
  • “Tahliyeni sağlayabilirim” vaadiyle para almak.
  • Kendini polis/savcı olarak tanıtıp banka hesabına para yatırma talep etmek (ancak bu fiil, 24.11.2016 tarihinden itibaren 6763 sayılı Kanun değişikliğiyle TCK m.158/1-L gereği nitelikli dolandırıcılık olarak kabul edilmektedir).

 

Nitelikli Dolandırıcılık Suçunun Unsurları ve Şartları (TCK m.158)

Nitelikli dolandırıcılık suçu, TCK’nın 158. maddesinde düzenlenmiştir. Bu suç, failin hileli hareketleri gerçekleştirirken mağdurun güvenini kazanmak veya onu ikna etmek için belirli araçları veya durumları kötüye kullanmasıyla ortaya çıkar. Basit dolandırıcılıktan farkı, hilenin daha sofistike, organize veya belirli zafiyetlerden faydalanarak işlenmesidir.

Nitelikli dolandırıcılık suçuna yol açan bazı özel durumlar şunlardır:

  • Dinin istismar edilmesi: Mağdurun dini inanç ve duygularının sömürülmesi.
  • Kişinin içinde bulunduğu zor durumdan yararlanılması: Mağdurun çaresizliğinden veya aciliyetinden faydalanılması.
  • Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından faydalanılması: Yaşlılık, hastalık veya zihinsel zayıflık gibi durumların istismar edilmesi.
  • Kamu kurum veya kuruluşlarının araç olarak kullanılması veya bu kurumların zararına işlenmesi: Kendini resmi görevli olarak tanıtma, sahte belge düzenleme gibi eylemler.
  • Basın-yayın kuruluşlarının sağladığı kolaylıklardan yararlanılarak işlenmesi: Gazete, televizyon veya internet gibi mecraların aldatma için kullanılması.
  • Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması: İnternet dolandırıcılığı, oltalama (phishing), kredi kartı kopyalama gibi yöntemler.
  • Ticari faaliyet sırasında işlenmesi: Ticari işlemlerin veya şirketlerin güveninin kötüye kullanılması.
  • Serbest meslek sahibinin mesleğine duyulan güveni kötüye kullanarak işlemesi: Avukat, doktor, mühendis gibi meslek sahiplerinin mesleki unvanlarını kullanarak dolandırıcılık yapması.
  • Sigorta bedelini almak maksadıyla işlenmesi: Sahte kaza düzenleme, hasarı abartma gibi yollarla sigorta şirketlerini aldatma.

Nitelikli dolandırıcılık suçları, genellikle basit dolandırıcılığa göre daha ağır cezalarla karşılanır çünkü bu eylemler toplumsal güveni daha ciddi şekilde zedeler ve mağdurlar üzerinde daha büyük etkilere yol açar.

 

Dolandırıcılık Suçunda Cezalar: Basit, Nitelikli ve Artırılmış Haller

Dolandırıcılık suçu, işleniş biçimine göre farklı cezalara tabidir. Türk Ceza Kanunu (TCK), bu suçun basit, nitelikli ve ağırlaştırılmış hallerine göre farklı yaptırımlar öngörür.

 

Basit Dolandırıcılık Suçunun Cezası (TCK m.157)

Basit dolandırıcılık suçunun cezası, TCK’nın 157. maddesinde açıkça belirtilmiştir. Buna göre, hileli davranışlarla bir kişiyi aldatıp, kendisi veya başkası adına haksız menfaat sağlayanlara bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ve beşbin güne kadar adli para cezası verilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, hapis cezası ile adli para cezasının birlikte ve zorunlu olarak uygulanmasıdır. Yani mahkeme, hem hapis hem de adli para cezasına hükmetmek durumundadır. Verilecek adli para cezasının miktarı, suçtan elde edilen zararın büyüklüğüne göre belirlenir.

 

Nitelikli Dolandırıcılık Suçunun Cezası (TCK m.158)

Nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası, basit dolandırıcılığa göre daha ağırdır ve TCK’nın 158. maddesinde düzenlenir. Özellikle 24.11.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile cezalarda önemli artışlar yapılmıştır. Bu tarihten sonra işlenen nitelikli dolandırıcılık suçları için fail, üç yıldan on yıla kadar hapis cezası ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Ayrıca, bazı özel durumlarda nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası daha da ağırlaşır. Aşağıdaki hallerde, hapis cezasının alt sınırı dört yıldan az olamaz ve adli para cezasının miktarı, suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz:

  • Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına işlenmesi.
  • Bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi.
  • Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi.
  • Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla işlenmesi.
  • Sigorta bedelini almak maksadıyla işlenmesi.
  • Failin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle işlenmesi.
  • Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle işlenmesi.

Adli para cezasına ilişkin önemli bir detay ise şudur: Mahkeme, TCK’nın 158. maddesi uyarınca belirlediği gün karşılığı para cezasını, takdiri indirim uyguladıktan sonra dahi, eğer bu miktar suçtan elde edilen menfaatin iki katından az kalırsa, ceza suçtan elde edilen menfaatin iki katına yükseltilir.

 

Dolandırıcılık Suçunda Cezayı Artıran Haller (TCK m.158/3)

24.11.2016 tarihinden sonra işlenen dolandırıcılık suçlarında, hem basit hem de nitelikli hallerde, belirli koşulların varlığı halinde cezalar ayrıca artırılır.

Üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenen dolandırıcılık suçlarında:

  • Basit dolandırıcılık (TCK m.157) için: Ceza 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapis ve 500 güne kadar adli para cezasıdır.
  • Nitelikli dolandırıcılık (TCK m.158/1-a,b,c,d,g,h,i ve 158/2) için: Ceza 4,5 yıldan 15 yıla kadar hapis ve 500 güne kadar adli para cezasıdır.
  • Özellikle ağırlaştırılmış nitelikli hallerde (kamu kurum ve kuruluşlarının zararına, bilişim sistemleri/banka/kredi kurumları aracılığıyla, kredi/sigorta almak maksadıyla, kendini kamu görevlisi/banka çalışanı tanıtarak işlenenler) cezanın alt sınırı 6 yıldan az olamaz.

Suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen dolandırıcılık suçlarında:

  • Basit dolandırıcılık (TCK m.157) için: Ceza 2 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 000 güne kadar adli para cezasıdır.
  • Nitelikli dolandırıcılık (TCK m.158/a,b,c,d,g,h,i ve 158/2) için: Ceza 6 yıldan 20 yıla kadar hapis ve 000 güne kadar adli para cezasıdır.
  • Özellikle ağırlaştırılmış nitelikli hallerde (yukarıda belirtilen özel durumlar) cezanın alt sınırı 8 yıldan az olamaz.

 

Dolandırıcılık Suçu ve Etkin Pişmanlık Ceza İndirimi

Etkin pişmanlık, failin işlediği bir suçtan dolayı pişmanlık duyarak, suçun etkilerini azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik çaba göstermesidir. Dolandırıcılık suçu da, bir malvarlığı suçu olması nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma olanağı sunar.

  • Soruşturma aşamasında (dava açılmadan önce) zararın giderilmesi halinde: Failin alacağı cezada 2/3 oranında indirim
  • Kovuşturma aşamasında (dava açıldıktan sonra, hüküm verilmeden önce) zararın giderilmesi halinde: Failin alacağı cezada 1/2 oranında indirim

Zararın giderilmesi, suçun konusu olan şeyin aynen iade edilmesi veya bedelinin ödenmesi şeklinde gerçekleşebilir. Etkin pişmanlık hükümleri sadece suçu işleyen fail için değil, suça yardım eden veya azmettiren kişiler için de geçerli olabilir.

 

Dolandırıcılık Suçunda Etkin Pişmanlık

Etkin pişmanlık, Türk hukukunda failin işlediği suçtan duyduğu pişmanlığı somut adımlarla göstererek, suçun yarattığı olumsuz etkileri ortadan kaldırmaya veya azaltmaya çalışmasıdır. Bu, genellikle mağdurun uğradığı zararı tazmin etme yoluyla gerçekleşir. Dolandırıcılık suçu da, bir malvarlığı suçu olduğu için, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmaya elverişli suç tiplerindendir.

Bu hükümler sayesinde, dolandırıcılık fiilini gerçekleştiren veya bu suça katılan kişiler, belirli şartlar altında daha az ceza alabilirler. İndirim oranları, pişmanlığın ve zararın giderilmesinin hangi aşamada gerçekleştiğine göre değişir:

  • Soruşturma Aşamasında (Dava Açılmadan Önce): Eğer fail, dava açılmadan önce, yani soruşturma sürecindeyken mağdurun zararını tamamen giderirse, kendisine verilecek cezada üçte iki (2/3) oranında önemli bir indirim
  • Kovuşturma Aşamasında (Dava Açıldıktan Sonra): Şayet zarar, dava açıldıktan sonra ancak mahkeme hüküm vermeden önce, yani kovuşturma aşamasında giderilirse, bu durumda verilecek cezada yarı yarıya (1/2) indirim söz konusu olur.

Dolandırıcılık nedeniyle ortaya çıkan zarar, suçun konusu olan malın aynen iade edilmesiyle ya da maddi karşılığının, yani bedelinin ödenmesiyle giderilebilir.

Unutulmamalıdır ki, etkin pişmanlık hükümleri sadece suçu doğrudan işleyenler için değil, dolandırıcılık suçuna yardım eden veya azmettiren diğer şahıslar için de uygulanabilir. Bu, ceza hukukunun, failin pişmanlığını ve mağdurun zararının telafisini teşvik eden önemli bir mekanizmasıdır.

 

ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

Basit Dolandırıcılık ve Zincirleme Suç Hükümleri

Sanığın, şikayetçinin yanına gelerek aracını nakliye için tuttuğu, şikayetçinin güvenini kazandıktan sonra, şikayetçiye “malzeme alacağım adamlara ulaşamadım, üzerinde ne kadar para varsa ver, ben sana dolar olarak öderim” dediği, bunun üzerine şikayetçinin cebinde bulunan 270 TL’yi sanığa verdiği, ardından şikayetçiden bir yeri aramak için cep telefonunu aldığı ve kaçarken yakalandığı anlaşılmıştır. Sanık, müştekinin hem cep telefonunu hem de parasını hileli davranışlarla almıştır. Sanık tek suç işleme kararının icrası kapsamında birden fazla eylem gerçekleştirmiştir. Bu nedenle, TCK md. 157/1 gereği dolandırıcılık suçundan verilecek ceza, zincirleme suç hükümleri gereği TCK md. 43/1’e göre arttırılmalıdır (Yargıtay 15. Ceza Dairesi – Karar No: 2014/15879).

Banka veya Bilişim Sistemlerinin Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Nitelikli Dolandırıcılık

Sanığın, katılan adına sahte ödeme talimatı oluşturup, bu sahte talimatla kendi hesabına para havalesi göndermesi eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenen banka veya bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin suç vasfında hataya düşülerek “basit dolandırıcılık” suçundan hüküm kurulması, bozma nedenidir (Y15CD-Karar : 2019/3596).

 

Dolandırıcılık Suçunda Avukatların Savunma Stratejileri

Dolandırıcılık gibi karmaşık bir suçlamayla karşılaşıldığında, etkili bir hukuki savunma büyük önem taşır. Bu süreçte, dolandırıcılık suçlarına bakan avukatlar (müdafiler), müvekkillerinin haklarını korumak ve lehlerine sonuçlar elde etmek için titizlikle çalışırlar.

Savunma Sürecinin Temel Adımları

Bir dolandırıcılık dosyasında savunma stratejisi oluşturulurken izlenen başlıca adımlar şunlardır:

  1. Detaylı Dosya İncelemesi: Avukat öncelikle, hakkında dolandırıcılık iddiası bulunan şüpheli veya sanığın dosyasını baştan sona inceler. Eğer dosyada gizlilik kararı yoksa, tüm belge ve delillerin fotokopisini alır. Bu inceleme, iddianın ne olduğunu ve dosyadaki mevcut delil durumunu net bir şekilde anlamak için kritik öneme sahiptir.
  2. Emsal Yargıtay Kararları Araştırması: Dosyadaki duruma benzer, lehe sonuçlanmış Yargıtay kararları titizlikle araştırılır. Bu emsal kararlar, savunmaya hukuki dayanak sağlamak ve yargılamayı yönlendirmek amacıyla dosyaya sunulur.
  3. Tutukluluğa İtiraz ve Görüşmeler: Eğer müvekkil tutukluysa, avukat cezaevinde kendisiyle görüşmeler yapar. Bu görüşmelerde müvekkilin beyanları alınır ve savunma stratejisi birlikte belirlenir. Ardından, müvekkilin tutukluluk halinin sona erdirilmesi (tahliye) için itiraz dilekçeleri sunulur.
  4. Delillerin Sunulması ve Tanık Dinletme: Müvekkilin lehine olabilecek her türlü delil (belgeler, yazışmalar vb.) dosyaya sunulur. Eğer tanık delili mevcutsa, soruşturma aşamasında savcıdan, kovuşturma aşamasında ise mahkemeden tanıkların dinlenmesi talep edilir.
  5. Hukuki Talepler:
    1. Soruşturma aşamasında: Avukat, sunduğu savunma dilekçelerinde savcılıktan, müvekkili hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (takipsizlik) verilmesini talep eder.
    2. Kovuşturma aşamasında (Mahkeme): Mahkeme sürecinde ise müvekkilin beraat etmesi yönünde talepte bulunur.
  6. Kanun Yollarına Başvuru: Mahkeme tarafından sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi halinde, avukat kararı istinaf ve sonrasında hukuki şartlar oluşursa Yargıtay aşamasına taşıyarak kararın bozulmasını talep eder. Eğer sanık beraat eder ve bu karara katılan taraf veya Cumhuriyet Savcısı itiraz ederse, avukat bu itiraza karşı gerekli beyan dilekçelerini sunar.

Başarılı Bir Savunmanın Önemi ve Avukatın Rolü

Dolandırıcılık suçunda, aleyhe güçlü delillerin bulunması durumunda ciddi cezalarla karşılaşma riski vardır. Bu nedenle, savunmanın son derece dikkatli, titiz ve hukuki bilgi birikimiyle yapılması hayati önem taşır. İşte bu noktada, deneyimli bir ceza avukatı devreye girer. Avukat, dosyanın tüm ayrıntılarını değerlendirerek en etkili savunma stratejisini belirler ve hukuki süreci müvekkili adına yönetir.

Ancak, iyi bir avukatın her zaman beraat kararı aldıracağı gibi kesin bir kural bulunmamaktadır. Her dosyanın kendine özgü koşulları ve delil durumu farklıdır. Mahkemeler, karar verirken öncelikli olarak suç iddiasını ve mevcut delilleri göz önünde bulundurur. Bu nedenle, hiçbir avukat müvekkiline beraat veya tahliye yönünde kesin taahhütlerde bulunamaz.

Deneyimli bir ceza avukatı, öncelikle müvekkilini benzer dosyalarda verilen kararlar ve olası sonuçlar hakkında aydınlatır. Ardından, kararın müvekkilin lehine olması için tüm yasal yolları ve imkanları kullanarak titiz bir çalışma yürütür.

Dolandırıcılık suçlamasıyla karşı karşıya kalan kişilerin, ileride yaşanabilecek pişmanlıkları önlemek adına tecrübeli bir ceza avukatından hukuki yardım almaları her zaman şiddetle tavsiye edilir.

 

Avukat Yağmur Atalay

Avukat Yağmur ATALAY hukuki danışmanlık hizmeti almak için Google haritalardan adresimize veya web sitemizden iletişim kanallarımıza erişebilirsiniz. Avukat olarak, şirketlerin hukuki süreçlerini doğru bir şekilde yönetmek ve ticari risklerini minimize etmek için yanınızdayız. Ticari sözleşmelerden uyuşmazlık çözümüne, şirket kuruluşlarından dava takibine kadar geniş bir yelpazede hizmet veriyoruz. Avukat desteğimizle iş dünyasındaki hedeflerinize güvenle ulaşabilirsiniz. Aday avukatı ekibimiz, yalnızca sorunları çözmekle kalmayıp, önleyici hukuk stratejileri geliştirerek işlerinizi güvence altına alır. Avukat ihtiyacınızda hızlı, etkili ve sonuç odaklı yaklaşımlar sunuyoruz. Avukat olarak, hukuki güvence ve iş süreçlerinizi kolaylaştırma konularında profesyonel desteğimizle yanınızdayız.

İLETİŞİM BİLGİLERİ

Avukat Yağmur ATALAY’a ulaşmak için. Aşağıdaki iletişim bilgilerini kullanabilirsiniz:

 

SIKÇA SORULAN SORULAR

Av. Yağmur Atalay Hangi Davalara Bakar?

Boşanma hukuku, ceza hukuku, miras hukuku, iş hukuku, gayrimenkul hukuku, trafik kazası, sigorta hukuku, icra hukuku, tazminat hukuku ve ticaret hukuku gibi birçok alanda uzmanlık sahibiyim.

 

Hukuk Büronuz Nerede?

Hukuk büromuz, Cennet Mah. Hürriyet Cd. No:71/A K:1 D:6 Küçükçekmece, İstanbul adresinde bulunmaktadır.
Bizi ziyaret etmek isterseniz, Google Haritalar üzerinden yol tarifi almak için buraya tıklayabilirsiniz.

 

Hukuk Büronuzu Ziyaret Edebilir Miyim?

Elbette sizi ağırlamaktan memnuniyet duyarız! Ancak, size daha iyi hizmet verebilmek için gelmeden önce uygun bir saat için randevu almanızı rica ediyoruz. Bu, görüşmenin daha verimli geçmesini sağlar ve bekleme süresini ortadan kaldırır. Randevu almak için telefon veya e-posta yoluyla bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

Danışmanlık Ücreti Ne Kadar?

Danışmanlık ücretimiz, Türkiye Barolar Birliği’nin belirlediği AAÜT’ne uygun olarak belirlenmektedir. Güncel ücretlendirme ve detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

Vekaletname Nasıl Verilir?

Vekaletname vermek için bir notere gitmeniz gerekiyor. Notere kimliğinizle başvurduğunuzda, benim bilgilerimi vererek vekaletname düzenletebilirsiniz. Boşanma gibi özel davalar için fotoğraflı vekaletname gerekebilir.

 

Dava Açmak İçin Hangi Belgeler Gerekli?

Dava açmak için gerekli belgeler, davanın türüne göre değişiklik gösteriyor. Genel olarak kimlik fotokopisi, dava dilekçesi ve davanızla ilgili delil veya belgeler yeterli oluyor. Örneğin, boşanma davalarında evlilik cüzdanı, miras davalarında veraset ilamı gerekebilir. Hangi belgelerin gerekli olduğunu birlikte netleştirebiliriz.

 

Telefon veya çevrimiçi görüşme ile danışmanlık alabilir miyim?

Evet, telefon veya çevrimiçi görüşmeler aracılığıyla danışmanlık hizmeti veriyoruz. Yoğun bir programınız varsa, bu yöntemle kolaylıkla destek alabilirsiniz. Randevu almak için bizimle iletişime geçmeniz yeterlidir.

 

Ödemeleri hangi yöntemlerle yapabilirim? Taksit seçeneği mevcut mu?

Ödemelerinizi nakit, banka havalesi veya kredi kartı ile gerçekleştirebilirsiniz. Taksit imkanı, alınacak hizmetin türüne ve kapsamına göre değişiklik gösterebilir. Daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

Hangi Saatler Arasında Hizmet Veriyorsunuz?

Hafta içi her gün 09:00 – 18:00 saatleri arasında hizmet vermekteyiz. Randevu veya acil durumlar için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

Avukat Yağmur Atalay hangi hukuki alanlarda uzmanlaşmıştır?

Avukat Yağmur Atalay, başta aile hukuku, ceza hukuku, gayrimenkul hukuku ve ticaret hukuku olmak üzere çeşitli hukuk alanlarında uzmanlaşmıştır. Boşanma davaları, miras hukuku, ceza davaları ve iş hukuku konularında da danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

 

Avukat Yağmur ATALAY hangi tür davalara bakmaktadır?

Avukat Yağmur Atalay, boşanma ve velayet davaları, ceza davaları, icra takipleri, iş hukuku uyuşmazlıkları ve şirket danışmanlığı gibi geniş bir yelpazede hukuki hizmet sunmaktadır. Ayrıca gayrimenkul ve tapu davaları gibi taşınmazlarla ilgili konularda da müvekkillerine destek olmaktadır.

 

Danışmanlık veya dava süreci için nasıl randevu alınabilir?

Randevu almak için doğrudan telefon, e-posta veya hukuk bürosunun resmi internet sitesi üzerinden iletişime geçebilirsiniz. İlk görüşmede, hukuki süreciniz hakkında genel bilgilendirme yapılır ve nasıl bir yol izleneceği konusunda danışmanlık sağlanır.

 

Yağmur Atalay’ın müvekkillerine sunduğu hizmetler nelerdir?

Yağmur Atalay, müvekkillerine hukuki danışmanlık, dava takibi ve sözleşme hazırlama gibi hizmetler sunmaktadır. Aynı zamanda, şirketlere kurumsal danışmanlık sağlayarak hukuki riskleri en aza indirmelerine yardımcı olmaktadır.

 

Ücretlendirme ve avukatlık hizmetleri için fiyat politikası nasıldır?

Avukatlık ücretleri, davanın türüne, karmaşıklığına ve sürecin uzunluğuna bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. İlk danışmanlık ücreti ve dava sürecindeki masraflar hakkında bilgi almak için doğrudan iletişime geçmek en sağlıklı yöntemdir. Türkiye Barolar Birliği’nin belirlediği asgari ücret tarifesi doğrultusunda fiyatlandırma yapılmaktadır.

 

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

WHATSAPP
HEMEN ARAYIN