Dolandırıcılık Suçlamalarında Avukatın Savunma Stratejileri

Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) geniş bir yer tutan, son derece karmaşık ve çoğu zaman yanlış anlaşılan bir suç tipi. Bu suçlamayla yüzleşmek, şüphesiz ki hem maddi hem de manevi anlamda yıkıcı olabilir. Ancak doğru hukuki destekle ve avukatınızın uygulayacağı akılcı savunma stratejileriyle bu zorlu sürecin üstesinden gelmek mümkündür.
1. Dosyanın Vaka Analizi
Başarılı bir savunma, olayın en ince detayına kadar inmekle başlar. Avukatınız, adeta bir dedektif gibi çalışır:
- Sizinle Derinlemesine Sohbet: Öncelikle, suçlamanın tam olarak ne olduğunu, iddiaların içeriğini, olayın zaman çizelgesini ve sizinle ilgili tüm bilgileri sizden dinler. Niyetiniz, olay öncesi ve sonrası yaşananlar, her bir ayrıntı büyük önem taşır.
- Dava Dosyasını Mercek Altına Almak: Savcılık ve mahkeme dosyasındaki her belge, her tanık ifadesi, bilirkişi raporları ve diğer tüm kanıtlar titizlikle incelenir. Eksiklikler, çelişkiler veya hukuka aykırı elde edilmiş deliller avukatınızın radarındadır.
- Lehinize Kanıt Avı: Sizin lehinize olabilecek her türlü belgeye (yazışmalar, e-postalar, banka kayıtları, kamera görüntüleri, şahitler, uzman görüşleri vb.) ulaşmak için aktif çaba gösterir. Örneğin, bir ticari anlaşmazlıkta ödeme planları veya karşılıklı yazışmalar, dolandırıcılık kastınızın olmadığını kanıtlayan altın değerinde deliller olabilir.
- Olay Yeri ve Koşulların Tespiti: Gerektiğinde, olayın geçtiği yerin fiziki koşulları veya ilgili durumlar hakkında da bilgi toplanır. Bu, iddiaların gerçekçiliğini anlamak için hayati olabilir.
2. Suçun Yapıtaşlarını Sorgulamak: Hukuki Unsurların Değerlendirilmesi
Dolandırıcılık suçu, hile, aldatma, zarar ve kast olmak üzere dört temel direk üzerine inşa edilmiştir. Avukatınızın savunması, bu direklerin her birini tek tek sarsmaya odaklanır:
- “Hile” Gerçekten Hile miydi? Avukatınız, iddia edilen davranışın gerçekten de TCK anlamında bir hile olup olmadığını sorgular. Unutmayın, Yargıtay’a göre her yalan veya abartılı beyan hile değildir! Eğer mağdurun basit bir araştırma veya olağan dikkatle anlayabileceği bir durum söz konusuysa, veya sizin beyanınız ticari bir risk taşıyan bir vaatten ibaretse, hile unsurunun oluşmadığı ileri sürülebilir. Avukatınız, mağdurun basiret düzeyini ve “hilenin” niteliğini mahkemeye sunar.
- “Kast” Var mıydı? İyi Niyet Vurgusu: Dolandırıcılığın en can alıcı unsuru kast‘tır; yani mağduru bilerek ve isteyerek aldatma niyeti. Avukatınız, sizin iyi niyetinizi, vaatlerinizi yerine getirememe nedenlerinizin ekonomik sıkıntılar, beklenmedik olaylar gibi sizin dışınızdaki faktörler olduğunu ortaya koyar. Ticari bir anlaşmazlıkta, borcunu ödeyemeyen her iş insanının dolandırıcı olmadığını, bunun ticari hayatın risklerinden biri olduğunu net bir şekilde vurgular.
- “Zarar” ve Neden-Sonuç İlişkisi: Mağdurun uğradığı zararın doğrudan sizin “hileli” davranışınızdan mı kaynaklandığı, yoksa başka faktörlerin mi etkili olduğu detaylıca incelenir. Eğer zarar hiç oluşmadıysa veya sizin eyleminizle zarar arasında doğrudan bir nedensellik bağı kurulamıyorsa, bu güçlü bir savunma hattıdır.
3. Nitelikli Haller Kalkanı: Ek Koruma Sağlamak
Dolandırıcılığın nitelikli halleri (örneğin; kamu kurumlarına karşı veya bilişim sistemleri kullanılarak işlenenler) cezanın katlanarak artmasına yol açar. Avukatınız, bu nitelikli hallerin gerçekten olayda mevcut olup olmadığını büyük bir titizlikle değerlendirir:
- Bilişim Sistemleri Sınırı: Bir telefonla aramak veya bir e-posta göndermek, tek başına “bilişim sistemleri aracılığıyla dolandırıcılık” suçunu oluşturmaz. Avukatınız, bilişim sisteminin kendisinin bir aldatma aracı olarak kullanılıp kullanılmadığını sorgular.
- Kamu Kurumları Hassasiyeti: Kamu kurumlarına karşı işlenen dolandırıcılıkta, doğrudan kurumun aldatılması gerekir. Avukatınız, kurumun kendi denetim mekanizmalarını işleterek hileye düşmediğini veya zararın başka sebeplerden kaynaklandığını iddia edebilir.
4. Hukuki Argümanların Gücü ve İkna Edicilik
Toplanan tüm deliller ve yapılan hukuki analizler ışığında, avukatınız mahkemeyi ikna edecek güçlü hukuki argümanlar geliştirir:
- Yargıtay İçtihatları Feneri: Benzer davalardaki Yargıtay kararları emsal gösterilerek, mahkemenin sizin lehinize karar vermesi yönünde güçlü bir hukuki zemin oluşturulur.
- “Şüpheden Sanık Yararlanır” İlkesi: Ceza hukukunun altın kuralı olan bu ilke, avukatınızın savunmasının bel kemiğidir. Eğer suçun unsurlarının tam olarak ispatlanamadığına dair en ufak bir şüphe varsa, avukatınız beraatinizi talep eder.
- Etkili İfade ve Dilekçeler: Mahkeme huzurundaki sözlü savunmalar, yazılı dilekçeler ve temyiz süreçlerinde sunulan argümanlar, avukatınızın hukuki bilgisini ve ikna kabiliyetini sergilediği en kritik anlardır.
5. Etkin Pişmanlık:
Eğer suçun unsurları güçlü görünüyorsa veya müvekkilin durumu bunu gerektiriyorsa, avukatınız etkin pişmanlık hükümlerini de devreye sokmayı değerlendirir. TCK madde 168 uyarınca, mağdurun zararının soruşturma veya kovuşturma aşamasında tazmin edilmesi, cezada önemli indirimler sağlayabilir, hatta bazı durumlarda ceza verilmemesini dahi sağlayabilir. Bu, bazen en akılcı ve sonuç odaklı strateji olabilir.
Avukat Yağmur Atalay

Avukat Yağmur ATALAY hukuki danışmanlık hizmeti almak için Google haritalardan adresimize veya web sitemizden iletişim kanallarımıza erişebilirsiniz. Avukat olarak, şirketlerin hukuki süreçlerini doğru bir şekilde yönetmek ve ticari risklerini minimize etmek için yanınızdayız. Ticari sözleşmelerden uyuşmazlık çözümüne, şirket kuruluşlarından dava takibine kadar geniş bir yelpazede hizmet veriyoruz. Avukat desteğimizle iş dünyasındaki hedeflerinize güvenle ulaşabilirsiniz. Aday avukatı ekibimiz, yalnızca sorunları çözmekle kalmayıp, önleyici hukuk stratejileri geliştirerek işlerinizi güvence altına alır. Avukat ihtiyacınızda hızlı, etkili ve sonuç odaklı yaklaşımlar sunuyoruz. Avukat olarak, hukuki güvence ve iş süreçlerinizi kolaylaştırma konularında profesyonel desteğimizle yanınızdayız.
Avukat Yağmur ATALAY’a ulaşmak için. Aşağıdaki iletişim bilgilerini kullanabilirsiniz:
- Telefon numarası: +90(542) 414 98 43
- E posta adresi: info@yagmuratalay.av.tr
SIKÇA SORULAN SORULAR

Av. Yağmur Atalay Hangi Davalara Bakar?
Boşanma hukuku, ceza hukuku, miras hukuku, iş hukuku, gayrimenkul hukuku, trafik kazası, sigorta hukuku, icra hukuku, tazminat hukuku ve ticaret hukuku gibi birçok alanda uzmanlık sahibiyim.
Hukuk Büronuz Nerede?
Hukuk büromuz, Cennet Mah. Hürriyet Cd. No:71/A K:1 D:6 Küçükçekmece, İstanbul adresinde bulunmaktadır.
Bizi ziyaret etmek isterseniz, Google Haritalar üzerinden yol tarifi almak için buraya tıklayabilirsiniz.
Hukuk Büronuzu Ziyaret Edebilir Miyim?
Elbette sizi ağırlamaktan memnuniyet duyarız! Ancak, size daha iyi hizmet verebilmek için gelmeden önce uygun bir saat için randevu almanızı rica ediyoruz. Bu, görüşmenin daha verimli geçmesini sağlar ve bekleme süresini ortadan kaldırır. Randevu almak için telefon veya e-posta yoluyla bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Danışmanlık Ücreti Ne Kadar?
Danışmanlık ücretimiz, Türkiye Barolar Birliği’nin belirlediği AAÜT’ne uygun olarak belirlenmektedir. Güncel ücretlendirme ve detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Vekaletname Nasıl Verilir?
Vekaletname vermek için bir notere gitmeniz gerekiyor. Notere kimliğinizle başvurduğunuzda, benim bilgilerimi vererek vekaletname düzenletebilirsiniz. Boşanma gibi özel davalar için fotoğraflı vekaletname gerekebilir.
Dava Açmak İçin Hangi Belgeler Gerekli?
Dava açmak için gerekli belgeler, davanın türüne göre değişiklik gösteriyor. Genel olarak kimlik fotokopisi, dava dilekçesi ve davanızla ilgili delil veya belgeler yeterli oluyor. Örneğin, boşanma davalarında evlilik cüzdanı, miras davalarında veraset ilamı gerekebilir. Hangi belgelerin gerekli olduğunu birlikte netleştirebiliriz.
Telefon veya çevrimiçi görüşme ile danışmanlık alabilir miyim?



